Yalan Haber: “İnsanlar gazeteciliği özlemiyor”

Peace Hug

New member
Kültür Sahte haberler

“İnsanlar gazeteciliği özlemiyor.”



Şu tarihten itibaren: 18 Haziran 2024| Okuma süresi: 3 dakika






Parçalanmış gerçeklik



Parçalanmış gerçeklik




Parçalanmış gerçeklik

Kaynak: Getty Images/Artur Debat/Moment RF


WELT podcast'lerimizi buradan dinleyebilirsiniz

Gömülü içeriğin görüntülenmesi için, kişisel verilerin iletilmesine ve işlenmesine ilişkin geri alınabilir onayınız gereklidir; çünkü gömülü içeriğin sağlayıcıları, üçüncü taraf sağlayıcılar olarak bu izni gerektirir. [In diesem Zusammenhang können auch Nutzungsprofile (u.a. auf Basis von Cookie-IDs) gebildet und angereichert werden, auch außerhalb des EWR]. Anahtarı “açık” konuma getirerek bunu kabul etmiş olursunuz (herhangi bir zamanda iptal edilebilir). Bu aynı zamanda GDPR Madde 49 (1) (a) uyarınca belirli kişisel verilerin ABD dahil üçüncü ülkelere aktarılmasına ilişkin onayınızı da içerir. Bu konuda daha fazla bilgi bulabilirsiniz. Sayfanın altındaki anahtarı ve gizliliği kullanarak onayınızı istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.


Özellikle sosyal medya sahte haberlere açılan bir kapıdır. Peki insanlar hangi ağlara diğerlerinden daha fazla güvenmiyor? Almanlar ve Amerikalılar önemli bir noktada farklılık gösteriyor. Sağ ve sol da.





DBilgi arayan kişi, sosyal ağlarda yer alan yanlış bilgilerle yanıltılma endişesi yaşıyor. Bu, çeşitli çalışmalardan bilinmektedir. Ancak platforma bağlı olarak ve aynı zamanda ülkeye bağlı olarak derecelendirmeler vardır. Neredeyse 50 ülkede medya kullanımlarıyla ilgili insanlarla yapılan anketlerin yer aldığı geniş bir çalışma olan Reuters Dijital Haber Raporu, genel sahtekarlık korkusunu farklı rakamlara dönüştürdü.

Her sosyal ağın zaten kendi imajı, kendi konumlandırması vardır ve bu da orada yayılan bilgiye duyulan güven ile geri bildirime neden olur. Araştırmaya göre TikTok, dünya genelindeki kullanıcılar arasında belirsizlik ölçeğinde en üst sırada yer alıyor. Ankete katılanların yüzde 27'si orada dağıtılan haberlerin güvenilir olup olmadığını sınıflandırmada sorun yaşadıklarını söyledi. Yüzde 44'ü ise bu ayrımla ilgili herhangi bir sorun yaşamadıklarını söylüyor.

Bunu X (24 veya %41), Facebook (21 veya %51) ve Instagram (20 veya %49) takip ediyor. Ankete katılan ölçeğin sonunda güven değeri en yüksek olanı Google aramadır. Ankete katılanların yalnızca yüzde 13'ü Google tarafından sağlanan bilgilerin doğruluğunu değerlendirmede zorluk yaşıyor; yüzde 60'ı bu konuda herhangi bir sorun yaşamadıklarını söylüyor.






Kaynak: İnfografik WELT


Doğal olarak ülkeye göre farklılıklar var. Almanya ile ABD arasındaki ülke karşılaştırması özellikle dikkat çekicidir. Ve burada özellikle TikTok ve X konusunda. Almanya'da kullanıcıların yüzde 41'i TikTok'ta doğruyu yanlıştan ayırmakta zorlandıklarını söylerken, yalnızca yüzde 28'i endişe duymadığını söylüyor. ABD'de ise yüzde 29 zorlukla karşılaşıyor, yüzde 46 ise kendinden emin. Durum X'te de benzer; çok daha fazla sayıda Amerikalı kullanıcı sahte haberleri tespit etmekte sorun yaşamadıklarını söylüyor. Milliyetlere göre medya kullanımının zihniyet analizi bilgilendirici olacaktır.


ayrıca oku








Bu bağlamda Amerikalı kullanıcılar arasında ilginç bir durum: Araştırmaya göre siyasi yelpazede merkezin daha solunda yer alan kişiler, TikTok ve X'te gördükleri içeriklere daha şüpheci yaklaşıyor. Bu şüphecilik, kendilerini siyasi merkezin sağında gören insanlar arasında daha az dile getiriliyor. Buna göre, platformları kontrol etmeye ve düzenlemeye yönelik bu önlemlere, ifade özgürlüğü anlamında oldukça eleştirel bir gözle bakılıyor. Bu muhtemelen Almanya'da da benzer görünüyor.


ayrıca oku


Konuk yazarımız, yapay zekanın yakında seçimlere karar verebileceğini yazıyor



Fikir AI tarafından manipülasyon






Aynı zamanda Facebook/Meta başta olmak üzere bazı ağlar haber dağıtımından giderek uzaklaşıyor. Çeşitli nedenlerden dolayı bu içerik artık öncelikli değildir. Artık yaratıcı olarak adlandırılan etkileyiciler, kullanıcıların öncelikli olarak göreceği gönderileri, genellikle videolarla birlikte belirliyor. Burada odak noktası haberler değil. Reuters raporu, sosyal ağlarda bir “teknoloji değişimi” teşhisi koyuyor; özellikle de yapay zekanın stratejilerde büyük bir değişikliğe neden olduğu.

Bunun gazetecilik açısından ne anlama geldiği henüz belli değil. Bu arada raporda adı geçen Danimarkalı gazeteci Lea Korsgaard, günümüze ilişkin şu yorumu yapıyor: “İnsanlar gazeteciliği özlemiyor. Ama gazetecilik insanları özlüyor.”